Google

2 Mayıs 2008 Cuma

HATA VE ÖZÜR DİLEME

Arkadaşlarımın bazılarının bloglarını ziyaretimde gördüm ve hemen okudum bu yazıyı. Her kelimesine de yürekten katılıyorum. Sadece şiddetin yaşadığı bir toplum olduk. Oysaki biz böyle bir millet değildik. Bir merhabayı esirger olduk. Sayfamı ziyaret edenlerin mutlaka okumasını istiyorum bu yazıyı. Okuyup uygulayan herkese teşekkürler.

Ben bir hata yaptım.
Hani ağzımdan kaçtı derler ya…
Farkında bile değildim üstelik.
Bana; insanı öfkeyle dolduruşa getiren bir yazı yazdığımı düşündüğü için eleştirisini yollayarak güzelce kulağımı çeken bir okurum; “Lütfen yazılarınızda “balgam” gibi bir kelime kullanmayın” dediğinde farkına vardım.
Ben de öfkeme yeniliyorum.
Yanlış bu işte.
Bunu fark ettiğimde başka bir şeyi daha fark ettim.
Bizim için, sevinç ve takdir dile getirmek zor.
sövmekve yermek çok kolay.
Yüreklendirme yok.
Özür dilemeyi bilmiyoruz.
“Merhaba dersen borçlu çıkarsın!” şeklinde yaşıyoruz.
Maç galibiyetleri dışında sevinçten sokaklara döküldüğümüz var mı? Onda da silahlar patlıyor zaten...
Peki ya hiç olumlu eylem yapmışlığımız?
Yani demek istediğim, bugüne kadar beğenmediğimiz bir şey olduğunda ya hep bağıra çağıra tepiştik ya da ışık söndürerek, siyah kurdele takarak kızgınlığımızı dile getirdik.
Aydınlık Türkiye için kendimizi karanlığa mahkum ettik. Ha diyeceksiniz tasarruf ettik... O ayrı da...
Ben başka bir şeyden bahsediyorum.
Neden “Merhaba Deme Eylemi” yapmıyoruz?
Kimseden korkmadan, inadına, herkese gülümseyerek “Merhaba!” desek mesela...
Bunu bir eylemle başlatıp kendimize iyi bir alışkanlık edindirsek ya.
Ya da ne bileyim...
Öfkeye inat “Gülümseme Eylemi!” yapsak.
Siyah kurdeleler yerine, GÖKKUŞAĞI renklerinde kurdeleler taksak arabalarımızın antenlerine.
Radyolarımız insanlara “Günaydın!” deme çağrısında bulunsa...
Nezaket adına “Bayanlara Kapı Açma Eylemi” başlatsak mesela.
Küfür edenin ağzına pul biber sürmek yerine, “Al sana şeker! Ye de ağzın tatlansın eylemi” yapsak...
İyi bir başlangıç olmaz mı?
Radyolardan, büyük yazarlardan, blogculardan bu konuda destek istesem, alabilir miyim?
Bu önerimi elden ele dolaştırsak, destek çıkar mı birileri sizce?
Yoksa ben hayal aleminde uçmaya başladım da,
Kanatlarım kırılıp düşecek miyim yere?
Yonca

“umutekeriyilikbiçer”

5 yorum:

Tijen dedi ki...

Bıraktığın yorum için teşekkürler sevgili Gülten. Dediğin gibi, eskilerle biz aynı mayadan değiliz.

Yaşamın kıyısında dedi ki...

Bloğuma bıraktığınız yorum için teşekkür ederim.
Sanırım bir yanlışlık olucak, ben size yorum bırakmadımdı. O yorumuda gördüm ama o isim olarak vermiş oysa benim bloğumun adı, olsun sizi tanımış oldum
Sevgiler...

saniyesultan dedi ki...

merhaba ne olduysa görüşemiyoruz bu aralar çok yoğunum sürekli arazideyim. Msn açık gözükebiliyor çünkü başka arkadaş bilgisayarımı kullanıyor,otomatik olarak msn acıldığı içinde hep açık gözüküyor. Yazdıkların çok doğru hepsine katılıyorum.Altaki ekmek de harika gözüküyor.

ayşeşensultan dedi ki...

söyledikleriniz okadar doğruki iyiliklerin yerini kötülüklerin aldıgı bu günlerde böyle şeyleri duymaya o karar ihtiyacımız varki size teşekkür ederim

İLKAY dedi ki...

Canım katılmana çok sevindim...çok da güzel şeyler yazmışsın...
umarım hayatın hep güzel merhabalarla geçer...
sevgilerimle,
ilkay